Bolivya krizi, başkent La Paz'daki yakıt kesintileri, bazı temel ihtiyaçların sağlanamaması ve yerli hareketlerin protestolarının şiddeti arttırması ile birlikte yeni bir tırmanış aşamasına girdi. Öte yandan Birleşmiş Milletler (BM), Avrupa Birliği (AB) ve Katolik Kilisesi'nin arabuluculuk ve bir seçim tarihi belirleme ve geçtiğimiz ay patlak veren protestolarla birlikte şiddetini artan durum sakinleştirmek için yeni geçici hükümet ve eski Devlet Başkanı Evo Morales’in destekçileriyle aynı masaya oturma çabalarına henüz pratik bir yanıt verilmedi.
Morales destekçileri ve güvenlik güçleri arasında yaşanan şiddetli çatışmalarda en az 3 kişi hayatını kaybetti. Yetkililer tarafından yapılan açıklamada El Alto şehrinde polis ve askerlerin gaz ve benzin taşıyan konvoyun yolunu açmak için bölge haklı tarafından konulan engelleri kaldırma çalışmaları sırasında meydana gelen çatışmalarda 30 kişinin yaralandığı ifade edildi. Bolivya Silahlı Kuvvetleri, tarafından yapılan açıklamada ise provokatörlerin bölgedeki tesislerin bir kısmının yıkımına neden olan güçlü patlayıcılar kullanmaları nedeniyle müdahale etmek zorunda kaldıkları belirtildi. Bu durumun nüfusun büyük bir kısmını risk altına sokabileceğine işaret edildi. Yetkililer, güvenlik güçlerine kontrollü davranma çağrısında bularak daha fazla can ve mal kaybından kaçınılması gerektiğine dikkat çekti.
Yardım krizi, Morales’in istifa edip Meksika’ya sığınması ve ardından destekçilerinin bulunduğu bölgelerde protestolar ve yol kesmelerin patlak vermesiyle birlikte ortaya çıkmıştı. Ancak Morales taraftarları ve güvenlik güçleri arasında son dönemlerde yaşanan çatışmalar, can kaybı ve yaralanmalara neden oldu. Bu durum başkent ve bazı büyük şehirlerde tedarik hatlarını kesen daha şiddetli protestolara neden oldu.
İki gündür La Paz’da benzin istasyonları önünde birkaç kilometre uzanan araç konvoyları görülüyor. Protestocuların çevre bölgelerden başkente giden yolları kestikten sonra süt, yumurta ve et gibi temel gıda maddelerinin tükendiği dükkanlara eşi görülmemiş talep söz konusu.
Başkent sakinlerinden bazıları geçtiğimiz Cuma gününden bu yana yakıt ve temel gıda maddeleri yoksunluğunun söz konusu olduğunu söyledi. Gözlemciler yeni hükümetin aldığı ilk kararın protestoların bastırılması sırasında silahlı kuvvet üyelerini cezai sorumluluktan muaf tutmak olduğunu söyledi. Bolivyalı Senatör Jeanine Anez geçtiğimiz hafta parlamentoda gereken çoğunluğu elde edemediği halde kendini Geçici Devlet Başkanı ilan etmişti.
BM, bölgesel ve küresel örgütler, yeni hükümet tarafından verilen bu kararı kınadı. Öte yandan başkent sokakları, diplomatik gözlemcilerin hükümete krizle başa çıkma adımlarını ve önlemlerini dikte ettiğini söylediği ordunun kontrolünde.
Gözlemciler Bolivya’daki durumun Venezuela ile benzer bir hal almasından endişe ediyor. Yakıt temini ve temel gıda ürünleri, silahlı kuvvetlerin katılımıyla yasal ve resmi kanalların dışında gerçekleşiyor.
Protestocular ve güvenlik güçleri arasındaki çatışmalarla kriz daha da kötüleşirken, yeni hükümet emtia ithalatının, Peru ve Şili'den yapılması için bir acil durum planı açıkladı. Öte yandan ulaştırma sendikaları, ithal ürünlerin yerel pazarlarda dağıtımını önleme konusunda kararlı olduklarını söyledi.
Cochabamba’da 4 kişi öldü
Çoğunlukla yerlileri yaşadığı Cochabamba eyaletinde geçtiğimiz Salı günü gerçekleştirilen protestolarda 4 kişinin hayatını kaybetmesi ile gerilim doruğa ulaşmıştı.
Öte yandan Meksika’da bulunan eski Devlet Başkanı Morales, kısa bir süre sonra ülkesine dönmenin uzak ihtimal olmadığını söyledi. Morales, yaptığı açıklamada, “Tüm dünyanın karşısında askeri diktatörlük tarzında iktidar uygulayan mevcut hükümeti şiddetle kınıyorum. Meşruiyete karşı darbeye barışçıl direnen kardeşlerimi öldürmeye başladılar. Onlar yaşam ve demokrasi için savaşıyorlar” ifadelerini kulandı.
Washington’da ise Amerikan Devletleri Örgütü (OAS) Genel Sekreteri Luis Almagro, Bolivya krizini ele almanın yollarını tartışmak için OAS Konseyinin acil durum toplantısı yapma çağrısında bulundu. Almagro, yaptığı açıklamada, iç savaş tehlikesinin her geçen gün arttığına işarette bulundu. Almagro, Morales'in örgütün ABD yönetiminin talimatına tabi olduğu yönündeki suçlamalar ve Bolivya'da olanların bir darbe olduğu konusundaki söylentilere, “Bolivya’daki tek darbe, geçtiğimiz ayın 20’sinde Morales’in seçim sonuçlarına hile karıştırdığında gerçekleşti” ifadelerini kullanarak cevap verdi.
Bolivya'da yerli halktan abluka tehdidi
Bolivya'da yerli halktan abluka tehdidi
لم تشترك بعد
انشئ حساباً خاصاً بك لتحصل على أخبار مخصصة لك ولتتمتع بخاصية حفظ المقالات وتتلقى نشراتنا البريدية المتنوعة