Dünya çapında 1,2 milyar üyesi bulunan Katolik Kilisesi'nin ruhanî lideri Papa I. Franciscus, üç günlük tarihi bir ziyaret için BAE'ye geldi.
Papa, Abu Dabi Veliaht Prensi Prensi ve Silahlı Kuvvetler Komutan Yardımcısı Muhammed bin Zayed ile daha önce ülkeye gelen El-Ezher Şeyhi Dr. Ahmed Tayyib tarafından karşılandı.
Papa'nın Arap Yarımadası'na ilk ziyareti olan bu gezi kapsamında I. Franciscus, Büyük Şeyh Zayed Camii ve Abu Dabi'deki Zayed Spor Kompleksi'ne gidecek ve dinler arası diyalog ile ilgili bir konferansa katılacak.
Şeyh Muhammed, Papa Francis ve Ezher Şeyhi Tayyib'in BAE ziyaretini memnuniyetle karşıladığını belirterek, bu ziyaretin halklar arasında kardeşlik, barış, bir arada yaşama değerlerine teşvik ve insanlığın yararına dostluk ve işbirliği bağlarının kurulması konusunda önem arz ettiğini açıkladı.
Şeyh Muhammed bin Zayed, Şeyh Halife bin Zayed liderliğindeki BAE’de hoşgörü, ve toleransın hakim olduğuna dikkati çekerek, “Aslolan faşizme ve radikalizme karşı medeniyetler ve kültürler arası diyalog kurarak, insanlık adına değerler inşa etmek” ifadelerini kullandı.
Şeyh Muhammed, BAE halkının eski zamandan beri bu değerlere karşı açık ve ılımlı olmasıyla bilindiğini söyledi.
Şeyh Muhammed, Papa Francis ve Ezher Şeyhi Tayyib’in tüm dünya ülkeleri tarafından takdir edildiğine dikkat çekerek, uluslararası bağlamda diyalog kanallarını güçlendirmek ve karşılıklı anlayış inşa edebilmedeki büyük rollerine vurgu yaptı.
Şeyh Muhammed, Papa ve Ezher Şeyhi’nin dünya barışı için çaba harcadıklarını ifade etti.
Abu Dabi Veliaht Prensi, şöyle konuştu: “BAE Emiri Şeyh Halife bin Zayed’in yerel ve küresel çerçevede öncü olmak için 2019’u ‘Hoşgörü yılı’ ilan etmesinin ardından gerçekleşen Papa Francis hazretlerinin ve Ezher Şeyhi’nin Abu Dabi ziyareti sembolik bir anlam taşıyor”
Şeyh Muhammed, bu tarihi ziyaretin tüm dünyaya bir mesaj verdiğini ifade ederek, “teröristler ve radikaller tarafından dünyaya yanlış yansıtılan Arap coğrafyası, yüzyıllardır 3 semavi dine ve farklı topluluğa mensup insanların hoşgörü ve anlayış içinde yaşadığı bir merkezdir” şeklinde konuştu.
Öte yandan Papa Francis, ziyaretinin hemen öncesinde Twitter’dan paylaşım yaparak şu ifadeleri kullanmıştı:
“Kardeş gibi gördüğüm Birleşik Arap Emirlikleri’ne gidiyorum. Birlikte diyalog sayfası yazalım diye ve barış yolunda birlikte yürüyelim diye...”
Yemen’de savaşı sonlandırmanın zorunluluğuna vurgu yapan Papa, açlıktan dolayı acı çeken milyonlarca insana yardım ulaştırılması gerektiğini hatırlatarak şu ifadeleri kullandı:
“Bu çocukların, anne ve babalarının feryatları Tanrı’ya ulaşıyor. Herkesi, ölümün eşiğinde olan Yemen'deki kardeşlerimiz için duaya davet ediyorum”
BAE Hoşgörü Bakanı Şeyh Nahyan bin Mübarek, dünyanın farklı yerlerinden dini liderler, fikir dünyası ve medyadan önemli şahsiyetlerin katılımıyla insani kardeşlik diyaloğunu canlandırarak küresel anlamda güçlendirmenin yollarını aramak için “İnsanlığın Kardeşliği Küresel Konferansı” başlatmıştı.
Papa Francis’in ziyareti çerçevesinde gerçekleşecek olan 2 günlük konferans, farklı dinlere mensup olan insanların katılımıyla insanlığı pekiştirmek adına bir dizi çalıştay ve paneli içeriyor. 3 ana oturumdan oluşan konferansta, şiddete, çekişmeye, ideolojik ayrımcılığa, ırkçılığa ve radikalizme karşı ortak bir barış kültürünün tesis edilmesinin yolları ele alınacak.
Şeyh Nahyan bin Mübarek, "Bu konferans, sevgi, diyalog, anlayış ve saygıyı teşvik edebilecek çok kültürlü ve hoşgörü temelli bir etkinliktir” diye konuştu.
Öte yandan Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Aboul Gheit, dünyanın bugün şahit olduğu radikalizmin sorumlusunun dinler olmadığını vurgulayarak, dinlerin insanların uygulaması için ilahi mesajlar taşıdığını böylece insanların hata yapabileceklerini ifade etti. Aşırılığın ve radikalizmin bir yaşam şekli olduğuna işaret eden Gheit, bunu savunan insanların kendi gerçeklerine inanarak, başkalarının gerçeğini inkar ettiğini ve başkalarına karşı kin beslediklerini söyledi.
Kardeşliğin ve hoşgörünün birbirinden ayrılamaz iki unsur olduğunu belirten Gheit, “İnsanlık fikir, inanç ve geleneklerde farklıdır. İnsani kardeşlik kavramı, bu farklılıkları birbirinden ayırmayı ya da bu çeşitliliği inkar etmeyi değil, aralarında merhamet oluşturmayı amaçlıyor” diye konuştu.
İnsanlığın doğuştan insana verilen bir değer olmadığına, bir yaşam biçimi ve yöntemi olduğuna dikkat çeken Gheit, öğrenilerek uygulanabilir bir erdem olduğuna değindi. Gheit, şöyle devam etti: “Mısır, hoşgörüyü en güzel şekilde temsil eden tarihi isimleri anıyor. O isimler: Nelson Mandela, Enver Sedat, BAE Emiri Şeyh Zayed bin Nahyan. Bu şahsiyetler geniş bir vizyon sahibiydiler ve halklarının selameti için ülkelerini parlak bir geleceğe taşıdılar”
Papa'dan BAE'ye tarihi ziyaret
Papa'dan BAE'ye tarihi ziyaret
لم تشترك بعد
انشئ حساباً خاصاً بك لتحصل على أخبار مخصصة لك ولتتمتع بخاصية حفظ المقالات وتتلقى نشراتنا البريدية المتنوعة